Daha önce adli antropolojinin bir çok sırrın lisanı olduğundan bahsetmiştim. Hangi hareketleri öylesine düzenli tekrarlamıştınız ki kemiklerinize dek işlemişti ? Dahası kemiği diğer yumuşak dokulardan ayıran neydi ki bizlere tüm bunları ölümden uzun zaman sonra dahi anlatabilmekteydi ?
İşte tam da bu noktada histoloji bilimi, adli antropolojinin beslendiği alanlardan biri olmaktadır çünkü fiziksel aktiviteler gibi metabolik süreçler kemiklerin mikro-yapısında kayıt altına alınmaktadır. Histolojik incelemeler ise bu kayıtlara erişimimizi mümkün kılar. Bu sırların ölümün üzerinden geçen uzun zaman sonrasında dahi ulaşılabilir olmasının sebebi ise kemiğin mineralize bileşimidir. Histolojinin metotlarını uygulayarak cevap verebileceğimiz sorulara şu örnekleri verebiliriz :
Fosil Hayvan Kemiklerinin Mikroskobik Görünümü |
- Söz konusu kemikler hayvana mı yoksa insana mı ait ?
- Kişinin ölüm yaşı nedir ?
- Kişinin ölüm nedeni nedir ? Herhangi bir travma belirtisi var mı ?
- Kişinin hayattayken sağlık durumu nasıldı ? Patolojik durumlar söz konusu muydu ? (Patolojik duruma bir örnek olarak osteoporozu verebiliriz.)
- Kişi nasıl bir diyete sahipti ? Yeterli besleniyor muydu ? Yetersiz beslenmeye bağlı kemik anomalileri söz konusu mu ?
Osteoporoz - Kemikteki Yıkım |
Bu ve benzeri soruların yanıtlarına nasıl ulaşabileceğimizi sonraki yayınlarımda olabildiğince paylaşacağım. Bu yazımda özellikle dikkati çekmek istediğim nokta, adli antropologların iskeletsel dokuları makroskobik ve mikroskobik olarak inceliyor olmasıdır. Halk arasındaki genel kanının aksine, bu alanda uzmanlaşacak olan antropologlar veya başka disiplinlerden adaylar; histoloji, histopatoloji ve radyoloji gibi tıp biliminin dallarından da yeterli bilgi sahibi olmalıdır. Görüldüğü üzere adli antropoloji farklı disiplinlerden beslenen oldukça doyurucu bir bilim dalıdır.
Bir sonraki paylaşımımda, kemiğin yeniden modellenmesinden ve bu bilgiler ışığında adli antropologların nasıl yaş tayini yaptığından bahsetmeyi planlıyorum. Öyle ki histolojiden konuşmaya devam edeceğiz. Paylaşımlarım hakkında biraz daha ileriye dönük konuşacak olursam, biyomekanik gibi yine adli antropolojinin beslendiği başka bir alana da değinmeyi planlıyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder